ABD'de bir cenaze evinde yaşanan skandal, dünya gündemine bomba gibi düştü. Cenaze ve Yakma Hizmetleri veren Apollo Cenaze ve Yakma Hizmetleri'ni yöneten Miles Harford isimli şahsın, cesetlere yaptığı akılalmaz işlemler ortaya çıktı. Kiralık mülkünde 30'a yakın kişinin yakılmış kalıntılarıyla birlikte bir cenaze arabasının arkasında bir kadının cesedinin bulunmasının ardından tutuklanan Harford, toplumda büyük bir infial yarattı. İşte detaylar...
Cenaze Arabasında Korkunç Keşif
Olay, yetkililerin bir ihbar üzerine Harford'un kiralık mülküne baskın yapmasıyla ortaya çıktı. 63 yaşındaki Christina Rosales'in cesedi, bir cenaze arabasının arkasında battaniyelerle örtülü halde bulundu. Ancak bu sadece başlangıçtı. Yapılan detaylı aramada, mülkün çeşitli yerlerine dağılmış halde 30'a kadar kişinin yakılmış kalıntıları bulundu. Bu durum, olayın vahametini gözler önüne serdi.
Polis, kalıntıların geçen yıl 6 Şubat'ta Denver'ın Littleton kentinde mahkeme kararıyla gerçekleştirilen bir tahliye sırasında keşfedildiğini açıkladı. Harford ise ifadesinde, kadının 2022 yılında öldüğünü ve evde bulunan küplerin 2012 ile 2022 yılları arasında hayatını kaybeden kişilere ait olduğunu iddia etti. Ancak bu açıklamalar, yetkilileri tatmin etmedi ve soruşturma derinleştirildi.
Cesetlerin istismar edildiği ve kalıntılara saygısızlık yapıldığı şüphesi üzerine, Harford hakkında dava açıldı. Savcılar, cesetlerin ve kalıntıların "normal aile hassasiyetlerini rencide edecek şekilde" muamele gördüğünü belirtti. Bu durum, kamuoyunda büyük bir tepkiyle karşılandı.
Harford'un Cezası Ne Olacak?
Başlangıçta sahtecilik, hırsızlık ve dört ceset istismarı da dahil olmak üzere bir düzine suçlamayla karşı karşıya kalan Harford, daha sonra bir ceset istismarı ve bir hırsızlık suçlamasını kabul etti. Kalan suçlamalar ise reddedildi. Savcılık, Harford'un 18 aya kadar hapis cezasına çarptırılabileceğini açıkladı. Ancak kamuoyu, bu cezanın yeterli olmadığı görüşünde.
Bu olay, ABD'de son zamanlarda yaşanan bir dizi cenaze evi skandalının sadece bir örneği olarak görülüyor. Daha önce de cenaze evlerinin müdürlerinin yaklaşık 200 cesedi bakımsız bir kulübede sakladıkları iddia edilmişti. Bu tür olaylar, cenaze hizmetlerine olan güveni sarsarken, yetkilileri daha sıkı denetimler yapmaya yöneltiyor.
Cenaze Hizmetlerinde Güven Sorunu
Bu tür olaylar, insanların cenaze hizmetlerine olan güvenini derinden sarsıyor. Yakınlarını kaybeden aileler, sevdiklerinin naaşlarının saygıyla muamele göreceğinden emin olmak istiyor. Ancak bu tür skandallar, bu güveni zedeliyor ve insanların cenaze hizmetlerine olan bakış açısını değiştiriyor.
Uzmanlar, cenaze hizmetlerinin daha sıkı denetlenmesi ve bu tür olayların önüne geçilmesi için daha etkili önlemler alınması gerektiğini vurguluyor. Aksi takdirde, bu tür skandalların devam etmesi ve toplumda daha büyük bir infial yaratması kaçınılmaz olacaktır.
Sonuç olarak, Miles Harford olayının yankıları hala devam ediyor. Bu olay, cenaze hizmetlerinde yaşanan sorunları ve denetim eksikliklerini bir kez daha gözler önüne serdi. Umuyoruz ki, yetkililer bu tür olayların önüne geçmek için gerekli adımları atar ve insanların cenaze hizmetlerine olan güvenini yeniden tesis eder.