Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, yılın ikinci Enflasyon Raporu'nu sundu. Ekonomideki dalgalanmalara rağmen 2025 yıl sonu enflasyon tahmininin yüzde 24 seviyesinde sabit tutulması dikkat çekti. Peki, bu kararın arkasında yatan sebepler neler ve ekonomi için ne anlama geliyor?

19 Mart Operasyonları ve Ekonomiye Etkisi

Toplantıda en çok merak edilen konu, 19 Mart'ta yaşanan ve piyasaları sarsan olayların ekonomiye olan etkisiydi. Ekonomist İris Cibre'nin sorusu üzerine Başkan Karahan, Türk bankaları ile yurt dışı bankalar arasındaki döviz işlem limitlerinin çok kısa sürede dolduğunu ve bu işlemlerin son 15 yılın en yüksek hacimlerine ulaştığını belirtti. Ancak, bu durumun ülke ekonomisine olan maliyeti hakkında net bir açıklama yapılmadı.

Enflasyon Beklentileri ve Riskler

Merkez Bankası, enflasyon öngörülerine ulaşmada petrol fiyatlarının düşük seyretmesinin ve kur geçişkenliğinin az olmasının etkili olduğunu vurguladı. 2025 yıl sonu enflasyon tahmini yüzde 24 olarak korunurken, 2026 ve 2027 tahminleri sırasıyla yüzde 12 ve yüzde 8 seviyesinde tutuldu. Cari yıl sonu enflasyon beklentisi ise yüzde 30.35'e yükseldi. Başkan Karahan, enflasyonun yıl sonunda öngörülen bandın içinde kalacağına dair güvenini dile getirdi.

Ayrıca, zirai don olayının işlenmemiş gıda fiyatları üzerinde yukarı yönlü riskler oluşturduğu belirtildi. 2025 gıda enflasyonu tahmini yüzde 24.5'ten yüzde 26.5'e çıkarılırken, 2026 tahmini yüzde 13.5 seviyesinde korundu. Beklentilerin dezenflasyon süreci açısından risk unsuru olmaya devam ettiği ifade edildi.

Ücret Politikaları ve İstihdam

Enflasyon öngörülerine göre belirlenen ücret zamlarının atıl iş gücünün yükselmesine etkisi olup olmadığı sorusuna Başkan Karahan, işsizlik oranındaki aşağı yönlü hareketle atıl iş gücü oranındaki hareket arasında fark oluştuğunu söyledi. Karahan, değerlendirmelerinin işsizlik oranının, manşet işsizlik oranının ima ettiğinden daha az sıkı olduğu yönünde olduğunu belirtti. Ayrıca, atıl istihdam içinde zamana bağlı eksik çalışanlara bakıldığında istihdamdakilerin yüzde 60'ının tam zamanlı çalıştığı ifade edildi.

Merkez Bankası'nın enflasyon tahminlerini koruması ve ekonomideki risklere dikkat çekmesi, önümüzdeki dönemde izlenecek politikaların belirlenmesinde önemli bir rol oynayacak. Enflasyonla mücadele ve istihdamın korunması arasındaki dengenin nasıl sağlanacağı merakla bekleniyor.