Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un açıklamalarıyla gündeme gelen Gordion Antik Kenti'ndeki kazılarda, Frig kraliyet ailesine ait olduğu düşünülen, el değmemiş bir ahşap mezar odası bulundu. Bu keşif, UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Gordion'da yürütülen çalışmaların ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor ve Türk arkeolojisi için yeni bir dönemin başlangıcını müjdeliyor.

Gordion'da Tarihi Keşif: Ahşap Mezar Odası

Bakan Ersoy, Gordion Müzesi bahçesinde yaptığı açıklamada, kazı çalışmalarının tümülüslerde devam ettiğini ve T26 tümülüsünde 3,1 metreye 2,8 metre boyutlarında, ahşap konstrüksiyonlu bir mezar odasının gün yüzüne çıkarıldığını belirtti. Bu keşif, Frig uygarlığı ve o dönemin yaşam tarzı hakkında önemli bilgiler sunuyor.

Ersoy, "Kazı sürelerinin 12 aya çıkarılmasıyla başlayıp yabancı kazıların da bu kapsama alınması, bütün kazıların başına Türk bilim insanlarından birer koordinatör görevlendirilmesi ve nihayetinde Geleceğe Miras Projesi'nin hayata geçirilmesiyle devam eden yoğun bir sürecin sonunda Türk arkeoloji tarihinin altın çağını başlattık." dedi. Bu sözler, Türkiye'nin arkeoloji alanındaki yatırımlarının ve bilimsel yaklaşımlarının ne kadar değerli olduğunu vurguluyor.

Gordion'un tarihine değinen Ersoy, antik kentin milattan önce birinci binyılın başlarında Friglerin başkenti olarak önem kazandığını ve 131 yıl önce Berlin-Bağdat demiryolu inşaatı sırasında keşfedildiğini hatırlattı. Bugüne kadar 46 tümülüste kazı yapıldığını ve anıtsal Frig mimarisinin ortaya çıkarıldığını belirtti.

Mezar Odasından Çıkan Eserler ve Anlamları

T26 tümülüsünde bulunan mezar odasından 88 adet metal eser çıkarıldı. Mezar içindeki büyük kazanlar, bronz kaplar ve diğer buluntular, dönemin zenginliğini ve kültürel özelliklerini yansıtıyor. Bakan Ersoy, bu eserlerin Midas Tümülüsü'ndeki buluntulardan sonraki en yoğun grup olduğunu ve mezar odasındaki kişinin Gordion ve Midas ile ilişkili kraliyet ailesinden biri olabileceğini tahmin ettiklerini ifade etti.

• Toplam 88 metal eser
• Büyük kazanlar
• Bronz kaplar (neredeyse tamamen sağlam)
• Demir çivilerle asılmış kaplar

Bulunan eserlerin restorasyon ve konservasyon çalışmalarının tamamlanmasının ardından Gordion Müzesi'nde sergileneceği belirtildi. Bu sayede hem bilim dünyası hem de ziyaretçiler, Frig uygarlığının izlerini yakından görebilecekler.

Geleceğe Miras Projesi ve Arkeolojide Yeni Dönem

Bakan Ersoy, Geleceğe Miras Projesi kapsamında Gordion'da yapılan çalışmaların kısa sürede bu denli değerli sonuçlar vermesinin kendilerini mutlu ettiğini ve gururlandırdığını söyledi. Projenin istihdama katkısına da değinen Ersoy, 2024 yılında 5 binden fazla kişiye istihdam sağlandığını ve arkeoloji alanında kariyer yapmak isteyenler için önemli bir fırsat oluşturulduğunu vurguladı.

Ersoy, "Yalnızca 2024 yılında elde edilen arkeolojik buluntu sayısı 6 binin üzerindedir. Hayata geçirdiğimiz projeler öncesinde kazı çalışmaları 45 gün ya da en fazla 2 aylık bir dönemde yapılıyordu. Çalışma alanlarının hazırlanması ve kapatılması dikkate alındığında bu süreler daha da kısalıyordu. Bütçe deseniz, bugünkü rakamlarla kıyaslanamayacak ölçüde azdı." şeklinde konuştu. Artık kazıların yıl boyunca sürdürülebilir hale geldiğini ve Türk arkeolojisinin uluslararası alanda etkisinin arttığını belirtti.

Gordion'da bulunan ahşap mezar odası ve içindeki eserler, Frig uygarlığının gizemlerini aydınlatırken, Türk arkeolojisinin de altın çağını yaşadığını gösteriyor. Geleceğe Miras Projesi sayesinde yapılan yatırımlar ve bilimsel çalışmalar, Türkiye'nin kültürel mirasının korunması ve gelecek nesillere aktarılması için büyük önem taşıyor. Bu keşif, Gordion'u ve Türkiye'yi arkeoloji dünyasının merkezine taşıyacak ve bölgeye olan ilgiyi daha da artıracaktır.