Kartlı Harcamalar Rekor Kırdı! Tüketim Alışkanlıkları Değişiyor Mu?
Finans

Kartlı Harcamalar Rekor Kırdı! Tüketim Alışkanlıkları Değişiyor Mu?


30 October 20255 dk okuma50 görüntülenmeSon güncelleme: 07 December 2025

Türkiye'de tüketim alışkanlıkları hızla değişiyor. Özellikle kartlı harcamalarda yaşanan artış dikkat çekiyor. Merkez Bankası'nın verilerine göre, 2025 yılının Ocak-Ekim döneminde banka ve kredi kartlarıyla yapılan işlem sayısı %28,4 artarak 18,3 milyar adede, işlem tutarı ise %46,7 artışla 17,4 trilyon TL'ye ulaştı. Bu durum, tüketicilerin harcama alışkanlıklarında önemli bir değişimi işaret ediyor.

En Çok Harcama Hangi Sektörlerde Yapılıyor?

Kartlı harcamaların büyük bir bölümü market ve AVM alışverişlerinde gerçekleşiyor. Bu alandaki işlem sayısı %30 artarken, harcama tutarı %53,3 artışla 3,2 trilyon TL'ye çıktı. Market ve AVM'leri sırasıyla yemek sektörü, çeşitli gıdalar, akaryakıt, hizmet, giyim, taşımacılık, sağlık, kamu ödemeleri ve elektronik sektörleri takip ediyor. Bu 10 sektör, toplam kartlı işlemlerin %88,4'ünü ve harcama hacminin %66,7'sini oluşturuyor.

Bu durum, tüketicilerin temel ihtiyaçlarını karşılamak için kart kullanımına yöneldiğini gösteriyor. Özellikle market ve AVM harcamalarındaki artış, enflasyonun etkisiyle birlikte tüketicilerin bütçelerini daha dikkatli yönetmeye çalıştığını ortaya koyuyor.

Bireysel Kredi Kartı Borçlarında Artış Var Mı?

Kartlı harcamalardaki artışın yanı sıra, bireysel kredi kartı borçlarında da önemli bir yükseliş gözlemleniyor. Bireysel kredi kartı borç bakiyesi bir yılda %54,7 artarak 2,48 trilyon TL'ye, takipteki borçlar ise %150,3 artarak 110,6 milyar TL'ye ulaştı. Takip oranı ise %2,8'den %4,5'e yükseldi.

Bu durum, tüketicilerin zorunlu ihtiyaçlarını karşılamak için kredi kartlarına yöneldiğini ancak geri ödeme konusunda zorlandığını gösteriyor. Artan enflasyon ve ekonomik belirsizlikler, tüketicilerin kredi kartı borçlarını ödeme kapasitesini olumsuz etkiliyor.

Nakitsiz Toplum Projesi Nedir?

Kartlı harcamalardaki artış, küresel ölçekte yaygınlaşan "nakitsiz toplum" projesiyle de yakından ilişkili. IMF, Dünya Bankası, BIS ve G20 ekseninde şekillenen bu proje, fiziksel para kullanımını asgariye indirerek dijital ödeme sistemlerini merkezileştirmeyi hedefliyor. Bu sistemin vergi tabanını genişletmek, kayıt dışılığı azaltmak ve para politikası etkinliğini artırmak gibi faydaları olduğu savunuluyor.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB),"Dijital Türk Lirası" çalışmalarıyla bu sürece dahil oluyor. Türkiye, nakitsiz toplum hedefine en hızlı yaklaşan ülkeler arasında yer alıyor. Ancak bu dönüşümün bazı riskleri de beraberinde getirdiği unutulmamalı.

  • Dijital dışlanma: Teknolojiye erişimi olmayan kesimler sistemin dışında kalabilir.
  • Mahremiyet kaybı: Tüm işlemlerin izlenebilir olması bireysel gizliliği tehdit edebilir.
  • Siber güvenlik: Sistemsel çökme veya saldırı durumunda ekonomik faaliyetler durabilir.

Sonuç olarak, Türkiye'de kartlı harcamalardaki artış, tüketim alışkanlıklarında önemli bir değişimi işaret ediyor. Bu durum, hem ekonomik koşulların hem de küresel trendlerin etkisiyle şekilleniyor. Ancak bu dönüşümün beraberinde getirdiği risklerin de göz ardı edilmemesi gerekiyor. Tüketicilerin bilinçli harcama yapması, kredi kartı borçlarını kontrol altında tutması ve dijitalleşmenin potansiyel risklerine karşı hazırlıklı olması büyük önem taşıyor.