Yeni Zelanda parlamentosunda şaşkınlık yaratan bir olay yaşandı. ACT Partisi Milletvekili Sarah McClure, yapay zeka ile üretilmiş sahte bir çıplak fotoğrafı Meclis kürsüsünden göstererek deepfake teknolojisinin tehlikelerine dikkat çekti. McClure, bu fotoğrafın gerçeği yansıtmadığını ancak internet üzerinden kısa sürede üretilebildiğini vurgulayarak, bu tür manipülasyonlara karşı yasal önlemler alınması gerektiğini savundu.

Deepfake Tehlikesi Meclis'te Gündem Oldu

Milletvekili McClure, elinde tuttuğu A3 boyutundaki fotoğrafla ilgili olarak, "Bu görüntü benim çıplak fotoğrafım gibi görünüyor ama gerçek değil. Böyle bir sahte fotoğrafı üretmek beş dakikadan kısa sürdü," dedi. Basit bir internet aramasıyla ulaştığı yüzlerce siteden birini kullanarak bu fotoğrafı oluşturduğunu belirten McClure, yapay zeka teknolojisinin kötüye kullanımının ne kadar kolay olduğuna dikkat çekti. Bu durumun özellikle kadınları hedef aldığını ve mağdurlar için aşağılayıcı ve yıkıcı sonuçlar doğurabileceğini ifade etti.

Deepfake teknolojisinin yaygınlaşmasıyla birlikte, rızasız üretilen pornografik içeriklerin sayısı da artıyor. Yeni Zelanda Hukuk Derneği'ne göre, internetteki deepfake videoların %95'i rızasız oluşturulmuş pornografi içeriyor ve bunların %90'ında kadınlar hedef alınıyor. McClure, bu durumun vahametini vurgulayarak, "Mağdurlar için bu durum aşağılayıcı ve yıkıcı. Ben bile bu sahte fotoğrafı elimde tutarken rahatsız oldum," şeklinde konuştu.

Yeni Yasa Teklifi: Deepfake'e Karşı Savaş

Milletvekili McClure, deepfake içeriklerle mücadele etmek amacıyla özel bir yasa tasarısı da sundu. "Deepfake Dijital Zarar ve Sömürü Yasası" adı verilen bu yasa, rızasız sahte görselleri veya videoları üreten ve yayan kişilere cezai sorumluluk getirmeyi amaçlıyor. Tasarı, ayrıca mağdurların bu içerikleri internetten kaldırtabilmesi ve uğradıkları zararların giderilmesi için yasal haklar sağlamayı hedefliyor. McClure, İngiltere, ABD, Çin ve Avustralya gibi ülkelerde bu konuda önemli adımlar atıldığını belirterek, Yeni Zelanda'nın da benzer şekilde harekete geçmesi gerektiğini vurguladı.

Deepfake teknolojisinin kötüye kullanımı, bireylerin itibarını zedeleyebilir, yanlış bilgilendirmeye yol açabilir ve toplumsal güveni sarsabilir. Bu nedenle, bu tür manipülasyonlara karşı farkındalık yaratmak ve yasal düzenlemelerle caydırıcı önlemler almak büyük önem taşıyor. Sarah McClure'un Meclis'teki eylemi ve yasa teklifi, bu konudaki tartışmaları alevlendirerek, deepfake tehlikesine karşı daha bilinçli ve hazırlıklı olunması gerektiği mesajını veriyor.