AFAD'da İBB'siz Deprem Toplantısı Mı? Gerçek Ortaya Çıktı!
Gündem

AFAD'da İBB'siz Deprem Toplantısı Mı? Gerçek Ortaya Çıktı!


25 April 20255 dk okuma94 görüntülenmeSon güncelleme: 14 December 2025

İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM),bazı basın yayın organlarında yer alan ve büyük yankı uyandıran bir iddiaya açıklık getirdi: "AFAD'da İBB'siz deprem toplantısı yaptılar" iddiası. Peki, gerçek neydi? DMM'nin açıklamasıyla tüm detaylar gün yüzüne çıktı.

Toplantıya Kimler Katıldı?

DMM'nin sosyal medya hesabından yapılan açıklamaya göre, İstanbul'da meydana gelen depreme ilişkin AFAD Başkanlığı'nda gerçekleştirilen değerlendirme toplantısına önemli isimler katıldı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ve Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu toplantıda yer aldı. Ancak asıl merak edilen, İBB'nin temsiliydi.

DMM, İBB'nin toplantıda temsil edildiğini şu sözlerle vurguladı:

  • İlgili kurumların yetkililerinin yanı sıra, İBB Başkan Vekili Nuri Aslan da toplantıda hazır bulundu.
  • Nuri Aslan, değerlendirme toplantısına ilişkin fotoğraflarda da açıkça görülmektedir.
  • Aslan, toplantı sonrası basın açıklamalarının ardından AFAD merkezinden ayrılmıştır.

İddialar Gerçek Dışı Mı?

DMM'nin açıklaması, depremle ilgili değerlendirme toplantılarına İBB'nin çağrılmadığı yönündeki iddiaların tamamen gerçek dışı olduğunu net bir şekilde ortaya koyuyor. Bu türden yanıltıcı bilgilerin yayılmasının önüne geçmek için DMM, kamuoyunu manipüle etmeye yönelik asılsız iddialara itibar edilmemesi konusunda uyardı.

Dezenformasyonla Mücadele Neden Önemli?

Dezenformasyon, özellikle kriz anlarında toplumda panik ve güvensizlik yaratabilir. Bu nedenle, doğru ve güvenilir bilgilere ulaşmak büyük önem taşır. DMM gibi kurumların dezenformasyonla mücadelesi, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi ve yanlış yönlendirmelerin önüne geçilmesi açısından kritik bir rol oynar.

AFAD'daki deprem toplantısıyla ilgili ortaya atılan iddiaların gerçeği yansıtmaması, dezenformasyonun ne kadar hızlı yayılabileceğini ve kamuoyunu nasıl etkileyebileceğini bir kez daha gözler önüne serdi. Bu durum, yetkililerin ve medyanın doğru bilgilendirme konusundaki sorumluluğunu artırırken, vatandaşların da bilgi kaynaklarını sorgulayarak hareket etmesinin önemini vurguluyor.