
Boşanma Aşamasındaki Kadından Feryat: Ölümle Tehdit Ediliyorum!
Hatay'ın İskenderun ilçesinde yaşayan iki çocuk annesi Meryem G., boşanma aşamasında olduğu eşinden aldığı ölüm tehditleri nedeniyle yaşadığı korkuyu dile getirdi. "Artık susmayacağım, ölmeden önce sesimi duyurmak istiyorum. Başıma bir şey gelirse sorumlusu bu adam" diyerek yetkililerden ve kamuoyundan yardım istedi. Kadın cinayetlerinin ve kadına yönelik şiddetin artarak devam ettiği günümüzde, Meryem G.'nin feryadı bir kez daha yürekleri dağladı.
Tehditler Artarak Devam Ediyor
Meryem G., yaşadığı korku dolu günleri şu sözlerle anlattı: "Evliliğimiz boyunca şiddet gördüm, defalarca ayrılmak istedim ama çocuklarım için katlandım. Ancak artık dayanacak gücüm kalmadı. Boşanma davası açtıktan sonra tehditler daha da arttı. Sürekli 'Seni öldüreceğim, çocuklarını yetim bırakacağım' diyor. Hayatımdan endişe ediyorum."
Meryem G., yetkililere seslenerek, "Lütfen bana yardım edin. Ölmeden sesimi duyun. Benim gibi birçok kadın şiddet görüyor ve sesini çıkaramıyor. Artık bu duruma bir son verilmeli" dedi.
Türkiye'de kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri, son yıllarda büyük bir artış göstermiş durumda. Kadınların büyük bir kısmı, eşleri, eski eşleri veya sevgilileri tarafından fiziksel, psikolojik veya ekonomik şiddete maruz kalıyor. Ne yazık ki, bu şiddet çoğu zaman ölümle sonuçlanıyor. Kadın cinayetlerinin önlenmesi için devletin ve toplumun tüm kesimlerinin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi gerekiyor.
Kadın Cinayetleri Neden Artıyor?
Kadın cinayetlerinin artmasının birçok nedeni bulunmaktadır. Bunlardan bazıları şunlardır:
- Toplumsal cinsiyet eşitsizliği
- Erkek egemen zihniyet
- Şiddeti meşrulaştıran kültürel normlar
- Yasalardaki yetersizlikler
- Cezaların caydırıcı olmaması
- Eğitim eksikliği
Kadın cinayetlerinin önlenmesi için öncelikle toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kaldırılması gerekmektedir. Erkek egemen zihniyetin değişmesi, şiddeti meşrulaştıran kültürel normların yıkılması ve yasalardaki eksikliklerin giderilmesi de büyük önem taşımaktadır. Ayrıca, eğitim yoluyla toplumun bilinçlendirilmesi ve şiddete karşı sıfır tolerans anlayışının yerleştirilmesi gerekmektedir.
Meryem G.'nin yaşadığı bu olay, kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin ne kadar büyük bir sorun olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Yetkililerin ve toplumun bu soruna karşı daha duyarlı olması ve gerekli önlemleri alması gerekiyor. Unutulmamalıdır ki, her kadın şiddetten uzak, güvenli ve huzurlu bir yaşam sürmeyi hak ediyor.