Cumhuriyet ve Demokrasi Barışacak mı? Bakırhan'dan Çarpıcı Yorum!
Gündem

Cumhuriyet ve Demokrasi Barışacak mı? Bakırhan'dan Çarpıcı Yorum!


29 October 20255 dk okuma47 görüntülenmeSon güncelleme: 15 November 2025

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Cumhuriyetin 102. yılı vesilesiyle yaptığı açıklamalarla gündeme geldi. Bakırhan, Cumhuriyetin demokrasi ile barışmasının önemine vurgu yaparak, Türkiye'nin geleceği için kritik bir hedef ortaya koydu.

Cumhuriyetin Kuruluş Felsefesi ve Günümüzdeki Yeri

Bakırhan, Cumhuriyetin bir kurtuluş ve kuruluş projesi olarak doğduğunu ancak zamanla çoğulcu ittifak ruhunun yerini merkeziyetçi bir modele bıraktığını ifade etti. "Cumhuriyet, 'Nasıl birlikte yaşarız?' sorusuna verilmiş dünya-tarihsel cevaplardan biridir. İlan edilişinden 102 yıl sonra, hala aynı soruyu soruyoruz: 'Nasıl birlikte yaşayacağız?'" diyen Bakırhan, Cumhuriyetin özündeki birlikte yaşama idealine dikkat çekti. Cumhuriyetin modernleşme çabalarıyla şekillendiğini ancak demokrasi ile arasında derin bir gerilim olduğunu belirten Bakırhan, bu gerilimin aşılması gerektiğini vurguladı.

Türkiye'nin Kendi Gerçekliği ve Dinamikleri

Bakırhan, Türkiye'nin kendi gerçeğini ve dinamiklerini görmezden gelmenin mümkün olmadığını belirterek, ülkenin hem Doğu hem de Batı, hem geleneksel hem de modern olduğunu ifade etti. Bu farklılıkların bir zenginlik olarak görülmesi gerektiğini söyleyen Bakırhan, "Belki de artık bu gerilimleri büyütmeden aşmanın, diyalog kurmanın zamanı geldi de geçiyor bile. Yunus Emre'yle Goethe'yi, Ahmedi Xani'yle Nazım Hikmet'i birlikte okumaktan, farklı dünyalar arası temaslar ve kucaklaşmalardan bahsediyorum." dedi. Bakırhan, devletin toplumun üstünde tutulduğu zihniyetin değişmesi gerektiğini ve Cumhuriyetin halk egemenliğiyle doğrudan bir bağ kurması gerektiğini vurguladı.

Kürt Meselesi ve Demokratikleşme İmtihanı

Bakırhan, Kürt meselesinin Cumhuriyetin demokratikleşme imtihanı olduğunu belirterek, bu meselenin temelinde haklar ve siyasal katılım sorunu olduğunu ifade etti. Yeni bir dönemin eşiğinde olunduğunu ve barışın farklı kesimler tarafından farklı gerekçelerle ihtiyaç duyulduğunu söyleyen Bakırhan, bu sürece sahip çıkmanın ve halkın Cumhuriyeti kendine mal ederek demokratik bir yaşam biçimine dönüştürmesine öncülük etmenin önemine vurgu yaptı. 1 Ekim 2024'te başlayan sürecin, Türk-Kürt ilişkilerinin demokratik zeminde güncellenmesi için tarihi bir dönüm noktası olduğunu belirten Bakırhan, barışın sadece silahların susması değil, eşit yurttaşlığın, demokratik katılımın ve özgürce konuşmanın tesis edilmesi olduğunu söyledi. Bakırhan, Cumhuriyetin hem bir kurtuluş hem de bir kuruluş projesi olarak doğduğunu ancak Kürtlerin kuruluş aşamasının nesnesi haline getirildiğini ifade etti.

  • Kürt meselesi, haklar ve siyasal katılım sorunudur.
  • Barış, eşit yurttaşlık ve demokratik katılım demektir.
  • 1 Ekim 2024 süreci tarihi bir dönüm noktasıdır.

Mustafa Kemal Atatürk'ün sözlerine de değinen Bakırhan, Atatürk'ün demokrasinin önemine yaptığı vurguları hatırlattı. Bakırhan, "Cumhuriyetin 102. yılında barış, yaşam hakkının bir gereğidir." diyerek sözlerini tamamladı.

Sonuç olarak, Tuncer Bakırhan'ın Cumhuriyetin 102. yılı değerlendirmesi, Türkiye'nin geleceği için önemli bir vizyon ortaya koymaktadır. Demokrasi ile Cumhuriyetin barıştırılması, Kürt meselesinin çözümü ve toplumun tüm kesimlerinin eşit haklara sahip olduğu bir Türkiye ideali, ülkenin önündeki en önemli hedeflerden biri olarak öne çıkmaktadır. Bakırhan'ın bu açıklamaları, Türkiye'nin siyasi gündeminde önemli bir tartışma başlatacak gibi görünmektedir.