14 Mayıs 2025 Çarşamba

Kanal İstanbul'da Büyük Vurgun! 2 Milyon Metrekare Rant İddiası

DEVA Partisi'nden Cem Avşar, Kanal İstanbul projesi kapsamında Arnavutköy'de 2 milyon metrekare tarım arazisinin imara açılmasıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Avşar, bu durumun ekosisteme büyük bir tehdit oluşturduğunu vurgulayarak, iktidarın bilimsel uyarılara kulak tıkadığını iddia etti.

Kanal İstanbul'da Çevre Katliamı Mı?

Cem Avşar, yaptığı açıklamada, "İktidar bilimsel uyarılara kör, sağır ve dilsiz kalıyor" ifadelerini kullandı. Bu sözleriyle, projenin çevreye vereceği zararlara dikkat çeken Avşar, 65 milyar TL'lik rant iddiasını ve plan değişikliklerinin kamu yararıyla olan ilişkisini sorguladı. Kanal İstanbul projesi başından beri tartışmalara neden olurken, bu son iddia projenin çevre üzerindeki olumsuz etkileriyle ilgili endişeleri daha da artırdı.

İmara Açılan Tarım Arazileri Ne Anlama Geliyor?

2 milyon metrekarelik tarım arazisinin imara açılması, bölgedeki doğal yaşamın ve tarımsal üretimin ciddi şekilde zarar görmesi anlamına geliyor. Bu durum, sadece Arnavutköy için değil, tüm İstanbul için büyük bir kayıp olarak değerlendiriliyor. İmara açılan arazilerde yapılacak inşaatlar, bölgedeki su kaynaklarını, hava kalitesini ve biyoçeşitliliği olumsuz etkileyecek. Ayrıca, tarım arazilerinin kaybı, gıda güvenliği açısından da önemli bir sorun teşkil ediyor.

Rant İddiaları ve Kamu Yararı Tartışması

Cem Avşar'ın dile getirdiği 65 milyar TL'lik rant iddiası, Kanal İstanbul projesiyle ilgili şeffaflık ve hesap verebilirlik sorularını gündeme getiriyor. Bu kadar büyük bir rantın kimlere gideceği, projenin kimlerin çıkarına hizmet ettiği ve kamu yararının nerede olduğu gibi sorular, kamuoyunda büyük bir merak uyandırıyor. Plan değişikliklerinin kamu yararıyla ne kadar örtüştüğü ise ayrı bir tartışma konusu.

Kanal İstanbul projesiyle ilgili bu son gelişmeler, projenin çevreye, ekonomiye ve topluma etkileriyle ilgili tartışmaları yeniden alevlendirdi. İmara açılan tarım arazileri, rant iddiaları ve bilimsel uyarılara kulak tıkanması gibi konular, projenin geleceğiyle ilgili belirsizlikleri artırıyor. Projenin bu haliyle devam etmesi durumunda, İstanbul'un doğal ve kültürel mirasının büyük bir zarar göreceği ve geri dönüşü olmayan sonuçlar doğurabileceği endişesi hakim.

İlgili Haberler