Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasının ardından başlayan boykot tartışmaları, CHP ve AK Parti arasındaki gerilimi tırmandırıyor. CHP'nin Mustafa Varank'a yönelik "Sağol Yoldaş" göndermesi, sosyal medyada büyük yankı uyandırırken, Varank'tan da gecikmeyen bir yanıt geldi. Peki, bu polemiğin ardında yatan sebepler neler? İşte detaylar:
## Boykot Kararları ve Siyasi Gerilim
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in işaret ettiği markaların boykot edilmesi çağrısı, siyasi arenada sert tartışmalara yol açtı. Hükümet kanadından bu çağrılara tepkiler yükselirken, AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Varank'ın geçmişte yaptığı bir paylaşım yeniden gündeme geldi.
Varank, daha önce muhalefetin boykot kararı aldığı Espressolab'a destek ziyaretinde bulunmuş ve o anları sosyal medya hesabından paylaşmıştı.
> "Meclis’te 1 saatlik arada Espressolab’e gelelim dedik. Burada durumlar gayet iyi. Gençler mutlu, vekil arkadaşlarımız mutlu,"
diyen Varank'ın bu paylaşımı, boykot çağrılarına karşı bir duruş olarak yorumlanmıştı.
## CHP'den 'Sağol Yoldaş' Göndermesi
Mustafa Varank'ın 2014 yılında boykotlarla ilgili yaptığı bir paylaşımın yeniden gündeme gelmesi üzerine, CHP Ankara Gençlik Kolları dikkat çeken bir hamle yaptı. Fotomontajla oluşturulmuş bir Mustafa Varank fotoğrafı paylaşarak, AK Partili vekile "Sağol yoldaş" şeklinde göndermede bulundu. Bu paylaşım, sosyal medyada hızla yayılarak büyük ilgi gördü.
## Varank'tan Sert Yanıt: "CHP'li Gençler İçin Üzülüyorum"
CHP'nin bu göndermesine Mustafa Varank'tan yanıt gecikmedi. Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Varank, şunları söyledi:
> "CHP'li gençler için gerçekten üzülüyorum. Kendi partileri müteahhitlerin eline kalınca, afişleri için devrimci karakterleri bile Ak Parti'de arıyorlar. Üzülmeyin gençler! Partinizi hırsız müteahhitlerden el birliğiyle kurtaracağız."
Varank ayrıca, söz konusu paylaşımının 2014 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde CHP'li seçmenlere ithafen yazıldığını belirtti. O dönemde CHP elitlerinin kendi adaylarına oy vermek istemeyen seçmenlere baskı yaptığını ve kendisinin buna karşı çıktığını ifade etti.
Varank, günümüzde de benzer bir durumun yaşandığını, CHP elitlerinin yolsuzlukları savunmayanlara faşizan bir şekilde saldırdığını savundu.
Bu gelişmeler, Türk siyasetindeki kutuplaşmanın ve gerilimin ne kadar derin olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Boykot kararları ve sosyal medya üzerinden yapılan göndermeler, siyasi tartışmaları daha da alevlendirirken, toplumun farklı kesimleri arasındaki ayrışmayı derinleştiriyor. Önümüzdeki günlerde bu tartışmaların nasıl bir seyir izleyeceği merak konusu.
