CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından sosyal medyada yaptığı bir paylaşım nedeniyle 22 yaşındaki bir genç hakkında iddianame hazırlandı. Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı, S.K. isimli genç hakkında "suç işlemeye alenen tahrik" suçlamasıyla dava açtı. Bu gelişme, ifade özgürlüğü ve sosyal medya kullanımının sınırları konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirdi.
Olayın Arka Planı
Ekrem İmamoğlu'nun 19 Mart'ta gözaltına alınması ve ardından tutuklanması, Türkiye genelinde büyük yankı uyandırmış ve protestolara neden olmuştu. S.K. isimli genç de bu olaylara tepkisini sosyal medya üzerinden dile getirmişti. X hesabından yaptığı paylaşımda, "Kayserililer neredesiniz? 2 gündür sesiniz çıkmadı. Hakkınız gasp ediliyor, farkında değil misiniz? Uyan Kayseri uyan!" ifadelerini kullanan S.K., ayrıca "Kurtuluş yok tek başına" yazılı bir fotoğrafı da paylaşmıştı.
İddianame ve Suçlamalar
Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı, S.K.'nın bu paylaşımları üzerine soruşturma başlattı ve genç gözaltına alındı. İfadesinde paylaşımlarının suç unsuru taşımadığını belirten S.K., serbest bırakılmıştı. Ancak başsavcılık, S.K. hakkında "suç işlemeye alenen tahrik" suçlamasıyla iddianame hazırladı. İddianamede, Yargıtay 8. Dairesi'nin bir kararına atıfta bulunularak, S.K.'nın paylaşımının ifade özgürlüğü sınırlarını aştığı ve suç işlemeye tahrik amacı taşıdığı belirtildi.
İddianamede yer alan ifadeler şu şekilde:
Somut olayda da şüphelinin herkese aleni bir şekilde yaptığı paylaşımda suç işlemeye alenen tahrik ettiği, şüphelinin paylaşımının ifade özgürlüğü sınırını aştığı, şüphelinin kullandığı sosyal medya X hesabından alenen suç işlenmesi amacıyla tahrikte bulunduğu, eylemin 'suç işlemeye tahrik' suçuna vücut verdiği, ikrarlı şüpheli ifadesiyle tutarlı siber uzmanlık raporundan müsnet suçun sübut bulduğu, şüphelinin isnat edilen suçları işlediği hususunda iddianame düzenlemeye yeterli şüphe oluştuğu anlaşılmıştır.
Hapis Cezası İhtimali
İddianamenin kabul edilmesi halinde S.K., 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle hakim karşısına çıkacak. Bu durum, sosyal medya kullanıcılarının paylaşımlarının hukuki sonuçları ve ifade özgürlüğünün sınırları konusunda önemli bir tartışma yaratacak gibi görünüyor. Türkiye'de sosyal medya kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte, bu tür davaların sayısında da artış yaşanması bekleniyor.
İfade Özgürlüğü ve Sosyal Medya
Bu olay, ifade özgürlüğü ve sosyal medya kullanımının sınırları konusundaki tartışmaları yeniden gündeme getiriyor. Sosyal medya platformları, insanların düşüncelerini özgürce ifade edebildiği alanlar olsa da, bu özgürlüğün belirli sınırları bulunuyor. Özellikle nefret söylemi, şiddeti teşvik etme veya suç işlemeye tahrik gibi durumlarda, ifade özgürlüğü kısıtlanabiliyor. Bu nedenle, sosyal medya kullanıcılarının paylaşımlarında daha dikkatli olmaları ve hukuki sonuçlarını göz önünde bulundurmaları gerekiyor.
S.K.'nın davası, Türkiye'de sosyal medya kullanımının ve ifade özgürlüğünün geleceği açısından önemli bir dönüm noktası olabilir. Mahkeme sürecinin nasıl ilerleyeceği ve hangi kararın çıkacağı, benzer davalar için emsal teşkil edebilir. Bu nedenle, kamuoyunun bu davayı yakından takip etmesi ve ifade özgürlüğünün korunması için gerekli adımların atılması büyük önem taşıyor.
